≡ Vulcano

Yanımızdan gelip geçen küçük botların ufak tefek sarsıntıları dışında rahat bir gece geçirdik. Ama aklımız biraz çapada. Zemin kayalık, Cem dalıp kontrol de etti ama  bir ihtimal çekerken sıkıntı yaşamasak bari diye düşünüyoruz. Hedef Sicilya’nın  kuzeyinde Aeolian Adaları olarak bilinen volkanik adalar grubundan Vulcano Adası. Yaklaşık 35 mil bir yol demek bu. Hava tahminlerine göre rüzgar öğleden sonra kuvvetlenerek tam kafadan gelecek. Güvertede yeni zinciri taşıdığımızdan manevra kabiliyetimiz yelkenli seyirde düşük o nedenle bu sefer motor seyri için gün doğumu ile beraber saat tam 6.00’da yola çıktık. Demiri alırken herhangi bir sorun yaşamadık. Kasaba uykuda, bir Nymphe, bir de Nymphe’den de erkenci balıkçı tekneleri var günü başlatan. 

Tahminler tuttu, yaklaşık 6 saat süren rahat bir yolculuk sonrası rüzgar sertlemeye başlarken adanın güneyine ulaştık. Güneyde bu havada rahat kalabileceğimiz iki koy bulunuyor. Rüzgara daha korunaklı olması itibariyle doğu kanadındaki koya (Spiaggia del Cannitello) demir attık. Bir Pazartesi günü için umduğumuzdan kalabalık. Aslında yelkenli ve katamaran sayısı o kadar fazla değil, 4-5 tane, ama günübirlik küçük  gezi teknecikleri ve botlarla dolu koy. Yeşil bir koy, küçük bir de siyah kumlu plajı var. Volkanik adalar grubunda hala aktif olan iki adadan birisi Vulcano, diğeri de Stromboli. Yaklaşık 500 metre yüksekliğindeki adada çok da zorlu olmayan yürüyüşler sonrası kraterleri görme imkanınız var. Ama bizim, bu kadar tekneden ayrı kaldıktan sonra açıkçası pek de yerimizden ayrılmaya niyetimiz yok gibi. Issız koy keyfini özledik çok. Akşam üzeri saat 17.00’den sonra günübirlik gelenlerin tamamı ayrıldı, yalnızca üç yelkenli kaldık koyda. Bir kaç gün burada kalacağız, o akşam belli oldu:) 

Tabii hep tembellik olmaz. Teknenin içindeki  temel işleri marinadayken mümkün olduğunca toparlamaya çalışmıştık. Ama özellikle tekne altında yapılacak işler için sakince bir koy ideal olacaktı. Akşam 17.00’den öğlen neredeyse 12.00’ye kadar sakinlik açısından ideal ortamı bu koyda yakalayabildik. Cem kompresörle dalıp pervanenin ince temizliğini bitirdi ve tutyaları değiştirdi. Bu arada daha önce arızalanan ve yedeğini takıp kullanmaya başladığımız otopilotumuzun arızalı parçasını getirmiştik İstanbul’dan gelirken yanımızda.  Cem o parçayı değiştirdi ve böylece otopiltumuzu yedeklemiş olduk tekrar.